WİKİLEAKS KURUCUSU ASSANGE SANIK MI?

...

WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın kefaletle serbest bırakılmasıyla ilgili haber, “’Tecavüz’ sanığını kadınlar savundu” başlığını taşıyordu. İsmail Büyükalan adlı okur, 15 Aralık tarihli Hürriyet’te çıkan bu haberin başlığına itiraz etti:

“Tecavüz sanığını kadınlar savundu” gibi bir kutu başlığı atmışsınız, Julian Assange ile ilgili haberinizde. Bırakın Julian Assange’i insanlığın medya hakları açısından bir gazete olarak koruyucusu olmayı, adamı bir de sanık yaptınız. Suçu sabit olan insana sanık denilir. Doğru başlık, “tecavüz zanlısına”  diye olmalıydı. Kaldı ki, küresel medya hakları gibi devasa bir konunun kahramanı olan insanın ‘zanlı’ edildiği bir yönü bulup öne çıkarmanız bile nasıl bir gazetecilik anlayışınız olduğunu anlatıyor.”

Belli ki, okurumuz, Assange’ın, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın gizli belgelerini yayınlayarak son derece yararlı bir iş yaptığına ve bu nedenle haksız suçlamalar karşısında kaldığına inanıyor; ona “tecavüz sanığı” denilmesini de küçültme çabası olarak görüyor.

Okur Temsilcisi olarak bu başlıkta, böyle bir hava görmediğimi belirtmeliyim. Yazı İşleri’nin attığı bu başlık, tam da okurumuzun beklediği gibi Assange’in yaptığı işin öneminin kabul edilmesi ana fikrine dayanıyor. Şöyle anlatayım; neden Assange ile ilgili duruşmayı çok sayıda ünlü kadın izleyip ona destek verdi? Çünkü Assange’a yöneltilen tecavüz suçlamasının ciddi olmadığına inanıyorlar! İşte başlığın söylemek istediği bu!

Zaten dikkat edilirse “tecavüz” sözcüğü de tırnak içine alınarak, başlıkta ironik bir yaklaşım olduğu vurgulanmış. Mesele bu.

Hukuk tekniği açısından da Assange’ın sanık olarak nitelendirilmesinde bir sakınca yok. Yargılama bir anlamda başlamış ve “tutuksuz olarak yargılanması” kararı verilmiş; yani şüpheli durumunda olduğu soruşturma evresi geçilmiş artık…