SAVARONA OPERASYONUNUN GÜNAHI

...

SAVARONA OPERASYONUNUN GÜNAHI

Savarona’da fuhuş operasyonuyla ilgili haberlerden birinde “Savarona’nın finansörü Musevi asıllı Petkimci Maşkeviç” başlığı kullanıldı. 2 Ekim tarihli Hürriyet’in bu başlığı, bazı okurlarımızı üzdü. Okurumuz İzak Kolman’ın yazdıklarından, bu tarz haberlerden eskiden beri dertli olduğu anlaşılıyordu:

“Bu ifade Hürriyet yazısının hemen üstünde kırmızı puntolarla yazılmış. Lütfen Müslüman asıllı ibaresi hiç kullanılmadığı gibi Musevi asıllı da kullanılmasın. Herkesin dini imanı kendine. Bu ifadelerden ilgi çekmek için faydalanmak doğru değil. Bizler de laik Cumhuriyet’in tam paylı eşit bir vatandaşı olmak hasebi ile bu istemimizde oldukça ısrarlıyız ve hassas bir duruş sahibiyiz. Yakışmıyor bu saatten sonra imanla inançla sansasyon. Ne yazık ki, ne ilk ne de son. Nafile beyhude çabalar benimki. Üzüntülerimle…”

Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu, Sosyal Değişim Derneği’nin “Ulusal basında nefret suçları; 10 yıl 10 örnek” projesinin Danışma Kurulu’nda görev almış bir akademisyen. Bu çalışmaları nedeniyle İnceoğlu’ndan, “Savarona’nın finansörü Musevi asıllı Petkimci Maşkeviç” haberini değerlendirmesini rica ettim:

“Ana akım medyanın içselleştirdiği ‘biz’lik tanımı var. Buna göre; ‘Biz Türküz, Müslümanız, Sünniyiz, heteroseksüeliz, muhafazakârız’ vs. Bu tanımın dışında yer alan gruplar çoğu zaman ötekileştiriliyor. Medya, milliyetçiliği, ırkçılığı yeniden üretirken, toplumun öfke ve nefret duygularının ötekilere karşı yöneltilmesine kasıtlı olmasa da, zaman zaman neden oluyor.

Hürriyet’in başlığındaki ‘Musevi’ kelimesi gereksiz kullanılmış, Musevi vatandaşların bu haberden rahatsızlık duymaları doğal. Kaldı ki burada işadamının ‘Musevi’ ve ‘finansör’ kimlikleri ile Savarona yatına yapılan fuhuş operasyonu arasında ilişki kurulduğuna dair okurların yanlış algılamalarına neden olma riski var. Madem medyada ‘Türk asıllı’ veya ‘Müslüman asıllı işadamı’ başlıkları atılmıyor, bu tür başlıklardan da kaçınılmalı. Dil, din, etnik kimlik vs. dayalı haberlerde Reuters’in şu yaklaşımı bize yol gösterici olmalıdır: ‘Bir kişinin ırk, renk, etnik veya dini aidiyeti, sadece konuyla bir bağlantısı olduğu takdirde belirtilmelidir.”

İnceoğlu’nun bu başlıkla ilgili saptamalarına ben de katılıyorum. Haberin öznesi olan kişinin kökeni, haberin bir unsuru olması halinde yazılabilir. Örneğin dünkü Vatan’ın manşetinde yeralan ve Maşkeviç’in bu iddialar nedeniyle Dünya Yahudi Kongresi üyeliğinden atılacağı belirtilen ancak sonra doğrulanmayan haberde “Yahudilik” haberin asli unsuruydu. Dolayısıyla yazılmasında bir sorun yoktu.

Hürriyet’in söz konusu haberinin içeriğinde de Maşkeviç’in portresinin bir parçası olarak Musevi olduğu bilgisi veriliyordu. Ancak bu bilgi başlıkta öne çıkarılarak bütün Musevilerle ilgili olumsuz çağrışımlar kapı açılmış oluyordu. Nihayetinde Maşkeviç, bir fuhuş olayında finansör olmakla suçlanıyor, o başlıkla eylemin günahı da sadece o kişiye ait olmaktan çıkıyordu. Elbette kasıt yok ama maalesef sonuç üzücü.