PUSUDAKİ GAZETECİ

...

Fotoğrafı gördüğümde “Nasıl oldu da muhaliflere bu kareyi yakalayabilecek kadar yaklaşabildiler” diye düşünmüştüm. Sanırım aynı duyguyu Hürriyet Yazı İşleri ve Dış Haberler Servisi’nden Cengiz Özbek de hissetmiş ki, o fotoğrafı çeken AA Muhabirini arayıp öyküsünü öğrenme ihtiyacı hissetmiş.  İyi de yapmışlar, öyküsünü yazmayı hak eden bir fotoğraf var ortada.

Haberden AA muhabiri Abdurrahman eş Şerif’in sırf o fotoğrafı çekebilmek için bölgeye gittiğini, muhaliflerle birlikte 15 gün havaalanı çevresinde beklediklerini öğreniyoruz.  Yani gazeteci helikopter düşürülmesini görüntüleyebilmek için pusuya yatmış. Herhalde muhalifler de biliyorlar gazetecinin füze ateşleme sahnesi için beklediğini.

O fotoğrafı çekmesinde de yarar görüyorlar! Neden? Ne kadar güçlü olduklarını, ne kadar iyi savaştıklarını anlatabilmek için. Nitekim AA da haberi “AA ekibi, Özgür Suriye Ordusu’nun Suriye ordusuna ait helikopteri termal füzelerle düşürme anını saniye saniye görüntüledi” notuyla servise koymuş fotoğrafları.

Bir gazetecinin işlevi, savaşan taraflardan birinin gücünü anlatmak olmasa gerek. Tam tersine gazetecinin görevi savaşın dehşetini gözler önüne sermek, savaşa karşı tavır almak olmalı.

Başlığın AA’yı üzmesi anlaşılır bir durum. Zira başlıktaki “özel” sözcüğü, “iliştirilmiş gazetecilik” ürünü olan o fotoğraflara eleştirel yaklaşıyor.  Haksız da değil.  Elbette muhalifler,  sırf AA muhabiri o fotoğrafı çeksin diye mi o helikopteri düşürdüler bilmiyoruz. Ama gazetecinin günlerce muhaliflerle birlikte o fotoğraf için pusuya yattığını, o kadar yakından fotoğraf çekilmesine izin verdiklerini AA muhabirinin haberde anlattıklarından öğreniyoruz.

Bir anlamda o sahne gazeteci için hazırlanıyor, o da fotoğrafı çekiyor. Ya o helikopterde ölen insanlar? Onlardan hiç bahis yok. Ne yazık ki, gazeteci, ölümü ve savaşın dehşetini yansıtmanın değil, ÖSO’nun gücünü aktarmanın peşinde. Savaş muhabirliği bu değil...

FARUK BİLDİRİCİ/ HÜRRİYET/  7 MART 2013

YILMAZ ÖZDİL’E YANIT Hürriyet yazarı Sayın Yılmaz Özdil’in bana yanıt vermek için ne bu kadar beklemesine gerek vardı, ne de sa

YILMAZ ÖZDİL’E YANIT

Hürriyet yazarı Sayın Yılmaz Özdil’in bana yanıt vermek için ne bu kadar beklemesine gerek vardı, ne de sa

Türkçe233 s. -- 13.5 x 19.5 cmİstanbul, Nisan 2001ISBN: 975-6612-04-5233 s.,1.

Türkçe

233 s. -- 13.5 x 19.5 cmİstanbul, Nisan 2001ISBN: 975-6612-04-5233 s.,1.

Endişelenme! E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar doldurulmalıdır (*).

© 2019 Faruk Bildirici - Medya Ombudsmanı. Tüm Hakları Saklıdır.