GERÇEKLER SEVİMSİZ OLABİLİR

...

Başbakan Tayyip Erdoğan’ı, Gediktepe’deki siperde çömelmiş gösteren fotoğraf geçen hafta çok tartışıldı. 21 Haziran’da yayınlanan bu fotoğrafa Hürriyet okurlarından da farklı tepkiler geldi.

Hande Sağlam, “Ülkemin Başbakanı’nı ve Genelkurmay Başkanı’nı, kendi vatan toprağımda kum torbalarının arkasında, siperde çömelmiş durumda görmek ağırıma gitti” diyordu. Sağlam, “bu fotoğraf yerine başkasını kullanmanızı tercih ederdim” görüşünü dile getiriyordu.

Halil İbrahim Akgün ise tersine memnundu bu fotoğrafın yayınlanmasından. Akgün, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu’nun da haber kokusunu izleyerek oraya gitmesinden de okuru olarak gurur duymuştu:

“Hürriyet, hiçbir davet almadan, özel muamele olmadan, son noktadan, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı ile birlikte Mehmetçik ile omuz omuzaydı. Sağ olasın Enis Berberoğlu. Biz okurlar, asker anne babaları, tüm Türkiye gerçekleri, askerleri gördük. Demokrasi böyle olur.”

O fotoğraf karesinin yayınlanması da gerçeğin gözler önüne serilmesi açısından son derece doğru bir işti. Evet, bir Başbakan ve Genelkurmay Başkanının o siper içinde çömelerek konuşmaları üzücü bir durum. Ama aynı zamanda gerçeğin birebir yansıması! Orada öyle bir durum yaşanıyorsa halkın onu bilmeye de hakkı var.

Başbakanlıktan o fotoğrafın yayınlanmasına engel konulmaması da sevindirici. Ancak Başbakan Erdoğan’ın birkaç gün sonra yaptığı konuşmada “Medya böyle bir mücadelede evin içine girip, acılı anneleri göstererek kime hizmet eder. Medya bilerek ve bilmeyerek terör örgütüne yandaşlık yapmaktadır” demesi son derece düşündürücü.

Eğer medyanın terör haberlerini verme biçiminde bir sorun olduğu düşünülüyorsa elbette bu oturulup konuşulabilir. Fakat bu şekilde genellemelerle eleştirilmesi, medyanın bu konudaki haberleri hemen hiç vermemesini istemek gibi bir kapıya çıkar ki, işte bu ürkütücü olur. Bir ülkede insanlar öldürülüyorsa, bombalar patlıyorsa medya bunu görmezden gelemez. Zaten o görmezden gelirse fısıltı gazeteleri devreye girer ki, bu Başbakanın bugün görmek istemediği o haberlerden daha kötü sonuçlara yol açar. Kaldı ki, burada salt bir terör sorunundan bahsedemeyiz.

Bu arada 26 Haziran’da, Hürriyet’in bazı baskılarında siperdeki fotoğrafa ilişkin Genelkurmay açıklaması ve Başbakanın sözleri konusunda tekrar haberler girdi. Bu hata sonraki baskılarda fark edilerek düzeltildi.