DR. MUCİZE Mİ?

...

Biorezonans uzmanı bir doktorla yapılan söyleşi, 19 Ekim’de Ege ekinin manşetindeydi. Hem de “Dr. Mucize” başlığıyla. Spotlarda da bu doktorun alerji, fıtık gibi hastalıkları tedavi ettiği hatta kız kardeşi ve annesinin tedavisine yardımcı olduğu belirtiliyordu. İnanılması zor bir mucize tablosu çizilmişti.

Hürriyet okuru Dr. Gündüz Baytok, “bu haber doğruluğu tartışılamayacak kadar yanlış” diye yazdı. Baytok, haberi özetle şöyle eleştirdi:

“Elinizde kanseri iyi edecek bir buluş varsa bunu tıbbi neşriyat, kongreler ve deneyler ile ispat eder, onaylanırsınız. Gazetede ilan yaparak değil. Sansasyonel şekilde ‘Dr. Mucize’ diye vermeniz ne kadar etik? Yanlış ümit verilmemeli.”

Bu eleştiriyi, haberi yazan arkadaşımız Banu Şen’e ilettim. Haberi yazmadan önce kendisinin de tereddüt ettiğini dile getirdi:

“Ama Sinan Akkurt bir tıp doktoru ve daha önce kendisiyle ilgili birçok gazete ve internet sitesinde haber çıkmış. Biorezonansın tamamlayıcı bir yöntem olduğunu anlattı. Ben de bu yöntemi hastaların doktorlarının onayı ve bilgisi dâhilinde yardımcı yöntem olarak uyguladığını haberde vurguladım. Geleneksel tamamlayıcı tıpla ilgili yönetmelik de bulunuyor. Başlık yazı işlerinin takdiri.”

Haberi okuyunca Dr. Baytok’un eleştirisine ben de hak verdim. Her şeyden önce biorezonans henüz bilimsel olarak kanıtlanmış bir tedavi yöntemi değil. Alerji, uyku bozukluğu, hormonal dengesizlik, sigarayı bırakma gibi konularda uygulanıyor. Ama kanser ve fıtık gibi hastalıkların tedavisine bile biorezonans ile yardımcı olunması şaşırtıcı, çok büyük bir iddia.

Fakat haberde bilimsel geçerliliği olmayan bu yöntem hakkında ne bir şüpheye ne de karşı görüşe yer veriliyor. Dr. Akkurt’un kendi annesinin ve kız kardeşinin kanser hastalığının tedavisine yardımcı olduğu sözleri kesin ifadelerle okura yansıtılıyor. Tek kanıt da doktorun kendi sözleri.

Kaldı ki, tartışmalı olmasa bile bir doktoru “Dr. Mucize” diye sunarak onun iddialarının arkasına gazetecilik güvenilirliğini de ekliyoruz. Ya insanları yanıltıyor ve umutsuz hastalara boşuna “ümit” veriyorsak?

Ayrıca anlaşılan “mucize” doktorda değil, biorezonans yönteminde. Dr.Akkurt da Hürriyet’in haberini Facebook sayfasında duyururken, “Mucize bizden kaynaklanmıyor elbet, biz aracıyız” demiş. Öyleyse neden sadece bu doktoru tanıtıyoruz? Biorezonans yöntemini uygulayan başka doktorlar da var.

Sorular çok. Bu soruları sormazsak “mucize” masallarını doğru kabul eder, yanlışa düşeriz. Gazeteci her anlatılandan şüphe duymalıdır.