İDAMIN YAŞI

...

Erdal Eren, 12 Eylül döneminde idam edilen gençlerden biri. Her yıl, idamının yıldönümü olan 13 Aralık’ta mezarı başında anılıyor. Murat Toygar adlı okur, Erdal Eren’in anma törenleriyle ilgili haberlere takılmış:

"Araştırmadan, kulaktan duyma bilgilerle yazmak Hürriyet’e yakışmıyor. Konu mahkeme kararları ile sabit iken habire temcit pilavı gibi ‘17 yaşında idam edildi’ denilerek o zamanın yöneticilerine iftira atılmaktadır."

Toygar, itirazına dayanak olarak da Saygı Öztürk’ün 12 Mayıs 2015 tarihinde Sözcü gazetesinde yazdığı yazıyı gösteriyor. Öztürk’ün yazısı özetle şöyle:

"İdam cezası verilinceye kadar yaş konusu gündeme getirilmemişti. Temyiz aşamasında iddia şöyle gündeme getirildi; Erdal Eren’in nüfustaki doğum kaydı 25 Eylül 1961’dir. Ancak fizyolojik yapısı itibariyle 18 yaşından küçük olduğu, gerçek yaşının tespiti için kemik grafilerinin çekilerek tıbbi tespit yapılmasının gerekli olduğu."

Askeri Yargıtay Daireler Kurulu da, bu iddiaya itibar etmedi ve idam cezasını onayladı. Söylenenin aksine, Erdal Eren’in yaşı büyütülmediği gibi suç tarihinde de 18 yaşını 4 ay 7 gün geçmişti. Birilerini incitme pahasına da olsa sadece gerçekleri yazmak gazetecinin görevidir."

Öztürk çok haklı. Elbette gazetecinin görevi gerçekleri yazmak. Ancak darbe dönemi yargısının dosyasını sorgusuz sualsiz gerçek olarak kabul etmek de doğru olmaz. Nitekim savunma tarafının görüşü dosyalardan farklı. Eren’in avukatı Nihat Toktay, 13 Aralık 2014’te BirGün gazetesine şunları anlatmış:

"Dosyadaki belgelere göre doğumu 25 Eylül 1961, evde doğmuştur. Babası Ahmet Eren, Erdal dünyaya geldiğinde Şebinkarahisar’ın bir dağ köyünde öğretmen. Ulaşım güçlüğü nedeniyle şehre inip nüfusa yazdırması mümkün olmamıştır. Şehre indiğinde oğlunu okula ve askere erken gitmesi için 6 ay kadar büyük yazdırmıştır. Erdal Eren’in doğumu 1962 Mart ayıdır.

Dosyanın adli tıbba gönderilerek kemik yaşının tespiti gerekliydi. Askeri Mahkeme bu talebimizi, ‘Sanığın dış görünümü ve tahsil durumu dikkate alındığında’ gerekçesi ile reddetmiştir, yaşı konusunda işlem yapılmamıştır. "

Görüldüğü gibi, idam edilmek için yaşının büyütüldüğü haberleri yanlış. Savunma tarafının iddiası, Eren’in nüfusa altı ay büyük yazıldığı, yani olay tarihinde 18 yaşından bir ay küçük olduğu. Bu iddia temyiz aşamasından önce gündeme getirilmiş ama sıkıyönetim askeri mahkemesi dikkate almamış.

Zaten yargılama cinayete ilişkin hiçbir kuşku, hatta mermi çekirdekleri Adli Tıp’a gönderilip incelenmeden rekor bir hızla noktalanmış. Düşünün, er Zekeriya Önge, 2 Şubat 1980’de öldürülmüş; mahkeme 44 gün içinde ve sadece dört duruşmada Eren’in o cinayeti işlediğine hükmetmiş. Askeri darbeden hemen sonra da 13 Aralık 1980’de idam edilmiş.

Peki ya Erdal Eren o cinayeti işlemediyse? Bu ihtimale aldırmadan idam edilmesinin sorumlusu 12 Eylül’ün yöneticileri. Darbe döneminin olmayan hukukunu ve darbecileri aklamak için Erdal Eren’in 18 yaşından birkaç ay büyük olduğunun kanıtlanmaya çalışılması üzücü. "İdam edilecek yaştaydı" mı diyorsunuz? Vicdan lütfen…