RONALDO SÖYLEŞİSİ

...

Ancak Twitter’dan yazan Cevat Kaptan adlı okur, aynı söyleşinin Sabah’ın magazin eki Günaydın’da da çıktığına dikkat çekiyor, “Altına bir de ‘Sponsor haberi’ yazsanız iyi olur” diyordu. Elektronik posta gönderen Müzeyyen Huş da “Gökhan Kimsesizcan kendisi mi Ronaldo ile buluşmuş, yoksa Türk Telekom mu oraya götürmüş? Neden bu konuda bilgi vermiyor?” diye soruyordu.

Günaydın’a baktım, okurun söylediği gibi, Ronaldo söyleşisi orada da Mevlüt Tezel imzasıyla manşetteydi. Başlık da hemen aynıydı. “Dünyanın en fanatik taraftarı Türkler”. Mevlüt Tezel de “Madrid’de Ronaldo ile buluşup röportaj yapma fırsatı buldum” diye yazmıştı ama Günaydın ve Kelebek’teki soru yanıtlar neredeyse sözcüğü sözcüğüne aynıydı. Sadece soru yanıtların sıralaması değiştirilmişti.

Öncelikle gazetecilikte okura doğru ve eksiksiz bilgi verilmesinin zorunlu olduğunu hatırlatmalıyım. Ronaldo söyleşisinin bir grup gazeteciyle birlikte yapıldığı yazılmalı, sadece Kelebek’in sorularını yanıtladığı gibi yanlış bir izlenim verilmemeliydi.

Ayrıca Doğan Yayın İlkeleri, bu tür gezi haberlerinde “gezinin davet olduğunun mutlaka belirtilmesini” öngörüyor. Kimsesizcan’ın bu yazısında ise bu geziye Türk Telekom’un davetiyle gidildiği, gezinin masraflarını da bu şirketin karşıladığı belirtilmemiş. Bu da ikinci eksiklik.

Gezinin davet olduğunun belirtilmesi, okurun doğru bilgilendirilmesi ve yazının niteliğini kavrayabilmesi açısından önemli.