O KOMUTAN ŞEHİT Mİ?

...

Suriye’deki Bayırbucak bölgesinde yaşanan çatışmalara ilişkin haber, Hürriyet’in gündem sayfalarında “Komutan şehit, Kızıldağ düştü” başlığıyla verilmişti. “Şehit” olarak nitelendirilen komutan, Türkmenlerin oluşturduğu Sultan Abdülhamid Tugayı’nın iki numaralı ismi Zekeriya Abdullah’tı.

Bu başlık, sosyal medyada büyük tepkiyle karşılandı. “Şehit” yazılmasına itiraz ediliyor; Abdullah’ın terörist olduğu savunuluyordu. Bazı internet siteleri de “Hürriyet, Suriye’de ölen cihatçıyı şehit ilan etti” haberleri yayınladı.

Okurlardan gelen maillerde de Abdullah için “şehit” denilmesi eleştiriliyordu. Ayrıntılı sorular içerdiği ve eleştirilerini derli toplu dile getirdiği için okurlardan Mehmet Karadeniz’in eleştirisini özetle aktarmak istiyorum:

Okurun bu sorularını, haberde imzası bulunan Uğur Ergan’a sordum. Ergan, yazdığı haberde “şehit” ifadesi kullanmadığını belirterek, “Zaten gazetedeki haber metninde de şehit sözcüğü hiç yok. Başlıkta şehit yazılması tamamen editörün takdiri” yanıtını verdi.

Okur Temsilcisi olarak eleştirileri ve yazılanları inceledim. İkinci sorudan başlayayım. O bölgede sadece Türkmenler mi Suriye ordusuyla çarpışıyor? Hayır. Hürriyet, 20 Kasım’da verdiği Anadolu Ajansı kaynaklı “Bayırbucak için kritik saatler” başlıklı haberde, o bölgede Türkmen grupların yanı sıra Nusra Cephesi, Faslılardan oluşan Şam el-İslam Hareketi ve Çeçen Cund’uş Şam grubunun da bulunduğunu yazmış. Suriye uzmanı gazeteci Fehim Taştekin de 25 Kasım’daki yazısında AA’nın haberindeki bilgiyi doğruluyor; “Türkmenlerin Sultan Abdulhamid Tugayının, Nusra’nın müttefiki olduğuna” dikkat çekiyor.

Bu durumda okur haklı. O bölgede sadece Türkmenler çatışıyormuş gibi yazmak yanlış. Çatışan tarafların tümünün yazılması okurların doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi açısından zorunlu. Ayrıca Rusya tarafından gelen açıklamaları yayınlamak da okurun resmin bütün boyutlarını görmesini sağlar.

Zekeriya Abdullah’ın şehit ilan edilmesi konusuna gelince, yaptığım incelemede “şehit” ifadesinin haberin birinci sayfadaki duyurusunda kullanılmadığını fark ettim. Editoryal bir tercih olarak ilk sayfada kullanılmayan bir ifadeye iç sayfada da yer verilmemesi gerekirdi. Ayrıca çarpışmalarda ölen Türkmenlere daha önceki haberlerde “şehit” denilmemiş; 22 Kasım’dan sonra ölenlere de “şehit” diye yazılmadı. Abdullah’ın durumu neden farklı? Komutan olması dışında görünür bir neden yok ortada. Kaldı ki, diğer gazetelerde de Abdullah için “şehit” denildiğini görmedim.

Şehitlik, her yerde kullanılamayacak kadar özel ve hassas bir tanım. Gazeteci, savaşların değil, demokrasi, insan hakları ve barışın savunucusudur. Savaşlarda savaşmayan taraftır. Zira taraf olunduğu ölçüde, objektiflikten uzaklaşılır.

Zekeriya Abdullah, “Türkmen topraklarını zalimlere karşı korumaya çalışan bir mücahit” de olsa, kimilerinin suçladığı gibi “Alevi köylerini basan bir cihatçı” da olsa “şehit” yazmak yanlıştı.